CAM İŞLERİNDE İŞ SAĞLIĞI GÜVENLİĞİ
I. GENEL PROFİL
Cam fiziksel yapı olarak hem katı hem de sıvıların kimi özelliklerine sahiptir. Ergimiş durumdayken soğutulma aşamasında, sert ve kırılgan özelliğini kazanana dek geniş bir sıcaklık aralığında kristalize olmadan, derece derece viskozitesi artar. Soğutma işlemi kristalizasyondan ve yüksek basınçtan korunmak için denetimli olarak yapılır. Bu fiziksel özelliklere sahip herhangi bir bileşim, cam olarak adlandırılır.
Cam özelliğine sahip birçok kimyasal bileşim vardır. Bu bileşimler üç ana grupta toplanır;
Soda-kireç-silika camları:
Yüksek oranda üretildiklerinden ve geniş kullanım alanlarından dolayı en önemli cam grubudur. Düz camların hemen tümü, elektrik ampulleri, kaplar, düşük maliyetle ve yüksek miktarlarda üretilen cam ev gereçleri bu gruptandır.
Kurşun -potasyum – silika camları:
Bu gruptakiler değişik oranlarda (genelde yüksek oranda) kurşun oksit içerirler. Optik cam üretiminde bu gruptakilerin yüksek kırıcı indislerinden, dekoratif cam işçiliğinde kesim ve cilalama kolaylıklarından, elektrik ve elektronik uygulamalarda yüksek elektrik yalıtkanlıkları ve radyasyondan korumalarından yararlanılır. Kurşun içerikleri % 90’a dek çıkabilir.
Borosilikat camları:
Borosilikat camları ısıda fazla genleşmedikleri için termal şoklara karşı dirençlidirler. Bu özellikleri nedeniyle evlerdeki fırınlarda ve laboratuvarlarda kullanılan ısıya dayanıklı cam gereçlerin üretiminde kullanılırlar.
Camın Üretim Süreci:
İstenen özellikte cam üretmek için hammaddeler tartılır, karıştırılır ve atık cam kırıklarının da eklenmesinden sonra fırına ergitilmek üzere gönderilir. İki ton kapasiteye sahip küçük potalar halen elde üflemeyle üretilen kristal eşyada ve az miktarlarda üretilen özel camların ergitilmesinde kullanılmaktadır. Ergitme kamarasında 2-3 pota birlikte ısıtılır. Modern cam fabrikalarının çoğunda sıvı yakıt veya doğal gaz ile ısıtılan yalıtkan bir maddeden yapılmış büyük fırınlar vardır. Fırının en sıcak bölgesi 1500°C’ye dek çıkabilmektedir. Camın fırını terk ettiği bölgede bu ısı, aşamalı soğutmayla 1000°C’ye değin düşürülür. Tüm cam tipleri daha sonra özel fırınlarda daha ileri bir soğutmaya tabi tutulur. Bunu izleyen işlem üretimin tipine göre değişiklik gösterir.
Geleneksel elde üfleme dışında şişe ve ampul gibi kimi cam ürünlerinin üretiminde otomatik üfleme yapılır. Cam tuğlalar ve ham lensler gibi basit şekilli eşyalar preslenerek üretilir. Kimi üretimlerde mekanik üfleme ve presleme birlikte kullanılır. Parlatılmış ve şekillendirilmiş cam, bant üzerinde yürütülür. Levha biçimindeki cam fırından dikey bir işlemle çekilir. Bu işlem cam yüzeyinin düzgün ve parlak olmasını sağlar. Levha biçimindeki cam su ile soğutulmuş silindirler üzerinde soğutma bölgesine gider. Böylece camın şeklinde bozulma olmaz ama zarar gören yüzey zımparalama ve cilalama ile düzeltilir. Çektirme adı verilen bu işlem yerini büyük ölçüde flotasyon (yüzdürme) yöntemine bırakmıştır. Son yıllarda geliştirilen cam yüzdürme işlemi cam levha üretiminde önemli avantajlar sağlar. Yüzdürme işlemi sonucunda camda şekil bozukluğu görülmediği gibi camın yüzeyi de düzgün ve parlak olur. Yüzdürme işleminde, ergitme fırınından çıkan cam ergimiş kalayın yüzeyinde yüzdürülür. Böylece cam ergimiş kalayın düzgün yüzeyine yerleşir. Camın kalayın üzerinden geçişi sırasında, camın silindirler üzerinde soğutma bölgesine gidebilecek denli sertleşmesi için ısı düşürülür. Yeterli sertliğe ulaşınca camın alt yüzeyi de artık bozulmaz. Soğutma sonrasında artık herhangi bir işleme gerek kalmamıştır ve cam kesilip paketlenerek tüketime sunulur. (Ekuklu, 1998)
II. CAM ÜRETİMİNDE TEHLİKELER HASTALIKLAR VE KAZALAR
II.1. Hastalıklar
II.1.1. Kimyasal Tehlikelerden Kaynaklanan Hastalıklar
Cam üretiminde, silika, kil, alüminyum oksit, kireçtaşı, alkalin tozları, ağır metaller gibi kimyasallar kullanılır. Cam üretimi sırasında kullanılan kimyasalların buharlarının havaya karışması çalışanların soluduğu havanın sağlık açısından tehlike oluşturmasına neden olur. Camın renginin değiştirilmesi sırasında kullanılan boyalar sıcak cama uygulandıkları için içinde bulunan kimyasallar daha fazla miktarda buharlaşır. Buharlaşan kimyasalların solunması çeşitli pnömokonyozlara* ve akciğer hastalıklarına neden olabilir. Uzun süreler kimyasal buharlarına sunuk (maruz) kalarak çalışan işçilerde ilerleyen yıllarda akciğer kanseri* görülme riski artar.
Silika camların üretimi sırasında silika tozlarının havaya karışması çalışanlar açısından tehlike oluşturur. Cam yüzeyinin pürüzsüzleştirilmesi veya kabartılması için camın sert ve aşındırıcı zemine hızlı bir şekilde çarpılması işlemine kumlama denir. Kumlama işlemi sırasında silika kristalleri havaya karışır. Solunan havaya karışan silika tozları çalışanların akciğerlerine ulaşır ve silikoza* neden olur.
Cam hamuru yapı sürecinde malzemeye ağır metaller karıştırılır. Hamurun renklendirilmesinde kullanılan karışımlara veya eriyik hamura doğrudan metal çözeltileri eklenebilir. Metal dumanlarının solunması çalışanlarda zehirlenmelere neden olabilir. Bunlardan en bilineni kurşun zehirlenmesidir. Kurşun zehirlenmesine uğrayan bir çalışanda, anemi ve baş ağrısından koma ve ölüme kadar geniş bir aralıkta sonuçlar görülebilir.
Üfleme ile şekil verilen cam malzemelerin üretimi sırasında, üfleme yapan çalışan cam yapımında kullanılan kimyasalların buharlarına sunuk kalır. Üfleyicinin çalıştığı alandaki davlumbaz sıcak ve hafif gazların zararlarını önleyebilse bile çoğu kimyasal buharı ve partiküllere karşı koruma sağlamaz. Bu nedenle, üfleyiciler kullanılan civa gibi metallerin buharlarını solurlar. Bu durum, çalışanlarda böbrek fonksiyonlarının bozulmasına ve bronkopnömoni* ve bronşit* gibi solunum yolu hastalıklarına neden olabilir.
II.1.2. Fiziksel Tehlikelerden Kaynaklanan Hastalıklar
Cam üretim sürecinde kullanılan havalı vibratör, ventil tahrik sistemi, karıştırıcı çalıştırma motorları, üfleme makineleri ve toz toplayıcılar yüksek gürültüyle çalışan makinelerdir. Bu makineleri kullanan ve bunların çevresinde çalışan işçilerin işitme duyuları zarar görebilir. Uzun süre yüksek gürültülü ortamlarda çalışanlarda Gürültüye Bağlı İşitme Kaybı (GBİK) görülme riski vardır.
Cam üretim işkolunda çalışılan parçaların boyutları, şekil ve ağırlıkları çeşitlilik gösterebildiği gibi bu malzemelerin taşınması, üretim yöntemleri ve paketleme yöntemleri de değişiklik gösterir. Farklı şekil ve ağırlıklardaki ürünlerin taşınması sırasında, çalışanın bel ve sırt kasları zorlanabilir. Özellikle büyük, kaba, kavraması zor ve dengesiz yüklerin taşınması çalışanlar için bir risk yaratır. sürekli olarak taşıma işlerinde görevli olan çalışanlarda kas ve iskelet sistemi rahatsızlıkları görülebilir.
Eriyik haldeki cama işlem yapılması sırasında çalışanlar radyal ısıya sunuk kalırlar. Kızılötesi ışınlar çalışanların gözlerine zarar verebilir. Uzun süre yüksek ısı ile çalışılan ortamlarda bulunanlarda katarakt* görülme riski vardır. Ayrıca yüksek ısı deride yanıklara* da neden olabilir.
II.2. Kazalar
Üretilen ürünlerin ve kullanılacak malzemelerin taşınması sırasında çalışanların yükleri düşürmeleri, yük taşırken diğer çalışanlara çarpmaları, yükü kaldırmayıp düşmeleri sonucu yaralanmalar gerçekleşebilir. Özellikle eksantrik (ağırlık merkezi ortasında olmayan) yüklerin taşınması sırasında ağırlık merkezinin yanlış tahmin edilmesinden kaynaklanan kazalar yaşanabilir. Yük taşınması sırasında genellikle önemsiz denilebilecek kazaların yanı sıra sakatlığa neden olabilecek ciddiyette kazalar da yaşanabilir.
Cam üretimi sırasında kullanılan makinelerde bulunan keskin parçalar çalışanlara zarar verebilir. Bu parçaların vücut ile teması sonucu kesilmeler ve çizikler oluşabilir. Kırılan cam parçalarının toplanması sırasında veya farkedilmediği durumlarda çalışanlarda kesikler meydana gelebilir.
Cam üretimi yüksek ısının kullanıldığı bir sanayii türüdür. Fırın ve ocakların çevresinde çalışanlar oldukça fazla sıcağa sunuk kalırlar. Isıtma ve ergitme işlemlerinin yapıldığı sırada veya sıcak makine parçalarının tamiri sırasında vücudun sıcak yüzeylere doğrudan temas etmesi sonucu yanıklar oluşur. Isınmış ve eriyik halindeki camın şekillendirilmesi sırasında manuel üfleme yöntemi kullanılıyorsa üfleyici ve çevresinde çalışanlarda yanıklar görülebilir.
İşyerinde kullanılan kaldırma araçlarının kullanımı sırasında bir çok çeşit kaza yaşanabilir. Araçların işyeri içinde hareket ederken birbirleri ile çarpışmaları, diğer çalışanlara çarpmaları, yol üzerinde veya kenarında bulunan malzemelere çarpmaları gibi kazalar yaşanabilir.Ayrıca, araçlar dengesiz yüklenme sonucu devrilebilirler. Araçların kontrol edilmeden kullanılması sonucu arızalı araçlardan kaynaklanan kazalar da yaşanabilir.
Cam üretiminde yaşanabilecek bir diğer kaza türü de yangınlardır. Fırınlardan ve ergitme aşamalarında kullanılan ocaklardan kaynaklanan yangınlar çalışma ortamına ve çalışanlara zarar verebilir. Ayrıca kullanılan kimyasallardan kaynaklanan yangınlar ve patlamalar da bu işkolunun risklerinden biridir.
III. CAM ÜRETİMİNDE SAĞLIK VE GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Cam üretiminde kullanılan kimyasalların çalışanlara zarar vermemesi için gerekli güvenlik önlemleri alınmalıdır. Kullanılan kimyasalların tümünün Malzeme Güvenlik Bilgi Formları (MSDS) edinilmeli ve kimyasalların kullanımı sırasında bu formlar rehber alınmalıdır. Zehirli ve solunması zararlı olan kimyasalların kullanıldığı işlerin yapıldığı bölümler yerel cebri havalandırma (LEV) sistemleri kullanılmalıdır. Kimyasal ve ağır metal buharları çıkışının olduğu çalışma alanında genel havalandırma sistemleri de ortam havasını uygun aralıklarla yenileyecek şeklide düzenlenmelidir. Yerel havalandırma sistemlerinin yeterli olmadığı koşullarda çalışılıyorsa çalışanlara uygun solunum yolu koruyucuları sağlanmalıdır.Benzer şekilde tozlu ortamlarda yapılan çalışmalarda havalandırma sistemlerinin yeterli olmadığı durumlarda uygun toz maskeleri kullanılmalıdır.
Üflemenin otomatik yapılmadığı durumlarda üfleme işini yapan çalışanın yaptığı işe uygun ve kendisini kimyasal buharlarından, ağır metallerden ve radyal ısıdan koruyacak kişisel koruyucu donanımları kullanmaları gereklidir. Üfleyicinin bulunduğu ortamın havasının temizlenebileceği yerel cebri havalandırma sistemleri de kurulmuş olmalıdır. Ancak, bu havalandırma sistemleri ortamda bulunan tüm tehlikeler için yeterli korumayı sağlamadığından çalışanın kişisel koruyucu donanımları kullanması gerekir.
Gürültülü çalışma ortamları diğer çalışma ortamlarından izole edilerek gürültüye sunuk kalan işçi sayıları azaltılabilir. gürültülü ortamda çalışanlar belirli aralıklarla işe ara vermelidir. Mümkünse, gürültülü işlerde çalışanların programları rotasyonlu şekilde planlanmalıdır. Günlük çalışma saatinin tümü gürültülü ortamda çalışmak çalışanlara kalıcı zararlar verebilir. Gürültü seviyelerinin sınır değerlerini aştıkları durumlarda çalışanlara gürültü seviyesine uygun kulak koruyucular verilmelidir.
Malzeme taşınması sırasında oluşabilecek rahatsızlıklar ve kazaların önlenebilemesi için çalışanların yük taşıma konusunda bilgilendirilmesi gerekir. Ekzantrik yüklerin taşınmasında ağırlık merkezinin yeri çalışana önceden bildirilmelidir. Çalışanlara yük taşıma sırasında vücudun yükü en az hissedeceği yöntemler ve yükü kavrama teknikleri ile ilgili eğitimler verilmelidir. Yük taşınması işinin sürekli yapılması gereken bölümlere yükün hareketinin sağlanacağı hatlar kurulmalıdır. Yükün elle taşınması mümkün olduğunca azaltılmalıdır.
Çalışanların radyal ısıdan etkilenmemesi için gerekli koruyucu kıyafetleri ve siperleri giymeleri gerekir. Gözler ve deri ısıya sunuk kalmamalıdır. Sıcak ortamlarda yapılan çalışmalarda çalışanlar bol su tüketmelidir. Aynı çalışanların uzun süre sıcakta çalışmalarının engellenebilmesi için iş planları rotasyonlu ve molalı olarak düşünülmelidir. Sıcak bölümlerde havalandırma ve soğutma sistemleri kullanılmalıdır.
Kullanılan makinelerin koruyucu parçaları yerlerinde ve çalışır durumda olmalıdır. Kırılan cam parçalarının gözlere ve vücuda fırlamaları önlemek için makine koruyucuların yeterli olmadığı durumlarda uygun göz koruyucuları ve kesilmez eldiven ve uzun kollu önlükler kullanılmalıdır. Sıcak parçalara temas edilebilecek işlerde çalışanlara sıcak geçirmez ve yanmaz eldivenler ve iş kıyafetleri sağlanmalıdır.
Kaldırma araçlarının kullanımı sırasında meydana gelebilecek kazaların önlenebilmesi için bu araçların sadece sertifikalı operatörler tarafından kullanıldığına dikkat edilmelidir. Kaldırma araçlarının güzergahlarının belirlendiği ve işaretlendiği bir çalışma ortamı oluşturulmalıdır. Araçlar yüklenirken yükün dengeli bir şekilde koyulduğuna emin olunmalıdır. Araçların uyarı ses ve ışıklarının anlamları tüm çalışanlar tarafından bilinmelidir.
Cam malzeme üretimi sırasında yangın çıkma ihitimaline karşı önlem alınması gerekir. Kimyasalların bulunduğu depolama alanlarında, kullanılan malzemelerin Malzeme Güvenlik Bilgi Formlarına (MSDS) uygun olarak düzenlemeler yapılmalıdır. Yanıcı ve yakıcı maddeler bir arada bulunmamalıdır. Fırın ve ocakların bulunduğu bölümlerde tutuşabilecek malzemelerin tutulmaması gerekir. Olası yangınlara müdahale etmek için gerekli olan yangın söndürme ekipmanları da işyerinde hazır bulunmalıdır ve acil durum planlarına göre belirlenen yerlere sabitlenmelidir.
DİPNOTLAR
* Akciğer kanseri, yapısal olarak normal akciğer dokusundan olan hücrelerin gereksinim ve kontrol dışı çoğalarak akciğer içinde bir kitle (tümör) oluşturmasıdır. Burada oluşan kitle öncelikle bulunduğu ortamda büyür; daha ileriki aşamalarda ise çevre dokulara veya dolaşım yoluyla uzak organlara yayılarak (karaciğer, kemik,beyin vb. gibi) hasara yol açarlar. Bu yayılmaya metastaz adı verilir.
* Bronşit, akciğerlere giden havayollarının iç yüzündeki zarın iltihaplanmasıdır. Akut ve kronik olarak iki gruba ayrılır.
1- Akut Bronşit: Genellikle grip, kızamık, boğmaca veya tifo gibi hastalıklar sırasında görülür.
2- Kronik Bronşit: Bu çeşit bronşitte; havayollarını yağlayan bezler büyümüş, iç yüzlerinde bulunan tüyler görevini yapamaz olmuştur.
* Katarakt, göz içindeki lensin saydamlığını kaybederek opak bir görünüm alması, göz merceğinin yoğunlaşmasıdır. Göz merceğinin yoğunlaşması görüntüyü bulanıklaştırır.
* Pnömokonyoz, genellikle bazı özel iş koşullarında çalışan kişilerde inorganik toz yada zerrecikli maddenin akciğerlerde depolanması ve buna bağlı olarak gelişen doku reaksiyonu ile ilgili durumdur. Asbestos ve silikoz bu gruba giren hastalıklardandır.
* Silikoz, serbest silis taneciklerinin (Kristal kuvars) solunum yoluyla alınması sonucu meydana çıkan, sanayi parçacıklarının yol açtığı ağır bir hastalıktır. Madencilik, taş kesme, taşocağı çalışmaları (özellikle granit), yol ve bina inşaatı, dinamitle kayaları patlatma ve çiftçilik, serbest silise sunuk bırakan mesleklerdir. Belirtilerin meydana gelmesi için genellikle 15-20 yıl bu parçacıklara sunuk kalmak gerekir. Fakat silise yoğun şekilde sunuk kalınan kapalı alanlarda patlatma, yüksek kuvars içeren kayaları delerek tünel açmak ve temizleme tozu imalatı gibi işlerde çalışan korumasız işçiler bir yıldan kısa bir sürede silikoza tutulabilirler.
* Yanık, ısı, ışın, elektrik veya kimyasal maddelere sunuk kalma sonucunda deri ve derialtı dokularda meydana gelen yaralanmadır.
1. derece yanıklar: Derinin sadece en üst tabakasının zedelendiği yanıklardır. Kızarıklık, gerginlik ve ağrı görülür. Örnek: güneş yanıkları.
2. derece yanıklar: Derinin üst ve değişen oranlarda alt kısmının etkilendiği yanıklardır. Kızarıklık, gerginlik, ağrı ve su toplanması (bül) ile karakterizedir.
3. derece yanıklar: Tüm deriyi kapsayan; derialtı dokularına, derin dokulara ve hatta kemiklere kadar ulaşan yanıklardır. Deri kuru kayış gibi olabilir veya renk değişikliği görülebilir (kömür gibi, beyaz veya kahverengi olabilir ). Şiddetli yanıklarda, yüzeysel sinir uçları ve kan damarları zedeleneceğinden yanık alanda his kaybı olabilir; buna karşın çevredeki daha az yanmış olan doku aşırı ağrılı olabilir.
* Zatürre olarak da bilinen pnömoni, akciğerlerin iltihaplanmasıdır. Zatürrenin ilk sıradaki nedeni, pnömokok (Streptococcus pneumoniae) adı verilen yuvarlak şekilli bakterilerdir. Virüslerin neden olduğu zatürre ise genellikle daha hafiftir ve evde tedavi edilebilir. Bakteriyel pnömoniler daha ağır seyirli olup genellikle soğukalgınlığı nedeniyle ortaya çıkarlar. Pnömoni akciğerin tek bir lobu ile sınırlı ise lober pnömoni, bronşlardan başlayarak akciğerin başka bölümlerine yayılmışsa bronkopnömoni olarak adlandırılır.
KAYNAKLAR